“Gron”, iblislerin tek hakiki kâbusuydu; öyle bir kahramandı ki, vahşeti iblislerin kendi zalimliğini dahi aşmıştı. O nihayet yere düştüğünde, karanlığın orduları sevinçle haykırdı; mezarı başında zafer çığlıkları atarak, dehşet dolu saltanatının nihayete erdiğini sandılar.Fakat yanıldılar. Ölüm bir son değildi, daha da karanlık bir kâbusun başlangıcıydı. Zira Gron yeniden doğmuştu—kahramanların görkemli zırhı içinde değil, sefil bir iblisin aşağılık bedeninde.Ve bu defa geri dönüşü, dünyayı kurtarmak için değil… kendi türünü kökünden yok etmek içindi.